8 Ekim 2012 Pazartesi

Başlangıç 4. Kısım -Bu Gün Başka Gün-

Bu dokuz yılda önce kızını, sonra karısını kaybetmişti Mahir. Yalnızlık kaderiydi sanki. Etraftan uzaklaştı iyice. Doğru dürüst dışarı çıkmaz evde ve iş yerinde geçerdi vaktinin çoğu. Bu günde her zamanki gibi işe gelmişti. Kızına “günaydın” dedikten sonra işine koyuldu.
Her nedense o gün ilk defa kızından başka bir şey düşündü Mahir. Aklına gelen Dila Hanım’ın oğlu oldu. Çocuk nasıldı acaba. Akşam iyi idi ama yine de meraklanmıştı. Saat 17.00 olduğunda eve gitme vakti gelmişti. Yine her zamanki gibi kızına “iyi akşamlar babacım” dedikten sonra çantasını aldı. Arkadaşlarına da “iyi akşamlar” dedikten sonra arabasına doğru yürüdü. Neden olduğunu hala bilmeden aklında komşusu ve küçük çocuğu Ali vardı. Ufaklığı nedense çok sevmişti. Kahverengi iri gözleri vardı Ali’nin. Işıl ışıl parlıyordu. Melek’ in gözlerine benziyordu.

Eve gelmişti Mahir. Arabasını park etti. Kaldırımın kırık taşlarına emanet eder gibi kilitledi kapısını. Yürüdü apartmanın kapısına doğru. Açtı kapıyı. Merdivenlere doğru ilerledi. Asansör bozuktu birkaç gündür. 3 kat yukarı çıktı. Evinin kapısında anahtarı takmadan hemen önce aklına Ali gelmişti yine. “Ayıp olur mu acaba?”  dedi. Kendi kendine. Kapıda düşündü bir süre. Vazgeçti sonra.  Çıkmadı üst kattaki komşusuna. Girdi içeri. Hem Maksi’ de acıkmıştı. Kapıyı kapattı. Köpeğinin yemeğini verdikten sonra yine kendisine hafif bir yemek hazırladı. Soda içmeyi yine ihmal etmedi. Klasik müzik yine çalıyordu. Kitabı da, bitmek üzereydi.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder